Paperback. 13,50 / 21,00 cm. In Turkish. 104 p. Original title: Deshonoree Translated by Banu Tatari Edited by Mina Marasligil Yayimlandigi yil Fransa'da en çok okunan üç kitaptan biri olan ve yirmi üç dile çevrilen Namus Adina, TIME tarafindan "Dünyanin En Etkili Kisileri" listesine seçilen Mai'nin sarsici hikâyesi. "Önceleri mutlak bir boyundurlukta yasadim; simdi isyanim da buna denk olacak." Mukhtar Mai, Haziran 2002'de aci dolu ve sarsici bir olay yasadi. Pakistan'in Meerwala köyünde hayatinin beklenmedik sekilde degiseceginden habersiz ailesiyle birlikte sessiz, sakin bir hayat sürmekteyken, erkek kardesine yöneltilen suçlar için sorumlu tutuldu. Namus meselesi yüzünden, çarpik bir asiret sisteminin magduru oldu. Kadinligini geri dönüsü olmayacak sekilde yaralayan bir grup erkek karsisinda, kendisini bilinmeyenlerle dolu bir adalet denklemi içinde buldu. Yine de yasadigi onur kirici trajedi karsisinda pes etmemeyi seçti ve köyünde ayni çarpik sistemden muzdarip diger genç kadinlarin sesi olmak üzere, adalet mücadelesine basladi. Hikâyesi önce yerel gazetelerde, daha sonra BBC ve TIME gibi büyük yayinlar sayesinde global bir yanki buldu. Yasadigi trajediye ragmen Mukhtar Mai, 2002'de edindigi talihsiz ününü adalet, egitim ve insan haklarina adanmis cesur bir yasama ve hikâyeye dönüstürmeye devam ediyor. Mai'nin kendi köyünde yaktigi isik sayesinde artik kadinlar adaletsizlige karsi seslerini duyuruyor, haklarini ariyor.